İzlandaca içindeki færni ne anlama geliyor?
İzlandaca'deki færni kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte færni'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İzlandaca içindeki færni kelimesi maharet, beceri, hüner, yetkinlik, yetki anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
færni kelimesinin anlamı
maharet
|
beceri
|
hüner
|
yetkinlik
|
yetki
|
Daha fazla örneğe bakın
Ungt launafólk með takmarkaða færni og fólk í tímabundnum störfum virðast standa höllum fæti af fjölmörgum ástæðum. Gençler, düşük nitelikli çalışanlar ve belirli süreli işlerde çalışanlarda birçok dezavantajların toplandığı görülüyor. |
Sums staðar eru sýndir vandaðir munir, testell, lampar og tilkomumiklar styttur úr gegnheilu gleri, sem án efa krefjast mikillar færni og nákvæmni í framleiðslu. Bazılarında çay takımları, lamba ayakları ve som camdan gösterişli heykeller gibi zarif ve kaliteli parçalar sergileniyor. Belli ki bu ürünleri yapmak çarpıcı bir yetenek ve dikkat istiyor. |
Skortur á færni eykur aðeins hættuna á atvinnuleysi – jafnvel meðal fólks sem er með svipað menntunarstig. Beceri eksikliği - benzer eğitim seviyesine sahip kişiler arasında bile - işsizlik riskini güçlendiriyor. |
(Orðskviðirnir 20:18) Með því að leggja þig fram aflarðu þér færni og reynslu sem stuðlar um síðir að árangri. (Süleymanın Meselleri 20:18) Doğal olarak, her çabanızda daha fazla bilgi ve beceri kazanıp eninde sonunda başarınıza katkıda bulunmuş olursunuz. |
Jehóva sýnir okkur einstaka góðvild og hefur því gefið okkur vissar gáfur, færni, getu og hæfileika. Yehova lütuf göstererek her birimize belli armağanlar, yetenekler ya da beceriler vermiştir. |
Mundu þá að andi Jehóva getur hjálpað þér að beita kunnáttu þinni og færni til að skila af þér hvaða verkefni sem þér eru falin. Şunu unutmayın ki, Yehova’nın ruhu sahip olduğunuz bilgiyi artırarak ve yeteneklerinizi geliştirerek size verilen görevi başarıyla yerine getirmenize yardımcı olabilir. |
Í jarðlögum frá dögum Salómons er að finna menjar um gríðarmiklar byggingarframkvæmdir, stórar borgir umgirtar þykkum múrum, ört vaxandi íbúðarhverfi með vel byggðum húsaþyrpingum efnamanna og feikilegar framfarir í færni leirkerasmiða og í framleiðsluaðferðum þeirra. Süleyman dönemine ait toprak tabakasında, anıtsal yapıların, iri duvarlı büyük şehirlerin, varlıklı insanların iyi inşa edilmiş evleriyle dolu yerleşim bölgelerinin mantar gibi türeyişinin, çömlekçilerin teknik becerisinde ve üretim aşamalarındaki büyük atılımın kalıntılarını buluyoruz. |
Það er skynsamlegt að láta þarfir og færni nemandans ráða ferðinni. Bunun yerine en iyisi, incelemenin hızını tetkik yaptığımız kişinin ihtiyaçlarına ve yeteneğine göre ayarlamaktır. |
Það er yfirþyrmandi að hugsa til þeirrar færni sem hlýtur að þurfa til að skipuleggja svo gríðarlegan fjölda. Böyle muazzam sayıda yaratığı teşkilatlandırmak için gereken ustalığı düşünmek insanı hayrete düşürüyor. |
Henni hafði ekki hlotnast fegurð, félagsleg færni, né heldur hafði hún verið heiðruð með niðjum. Güzel değildi, özgüveni azdı ve çocuğu olmamıştı. |
Talsmenn og áhugamenn fullyrða að þessir leikir örvi ímyndunaraflið, þroski færni manna í að leysa vandamál og stuðli að hóptengslum. Bu oyunları destekleyenler, bunların hayal gücünü ve problem çözme yeteneğini geliştirdiğini ve grup etkileşimini desteklediğini söylüyorlar. |
Mæla hæfni og sjá fyrir framtíðar færni Yeterliklerin ölçülmesi ve gelecek becerilerin tahmin edilmesi |
(2. Tímóteusarbréf 2:15) Auktu biblíuþekkingu þína og færni sem vottur Jehóva með því að vera kostgæfinn að lesa. (II. Timoteos 2:15) Kendinizi okumaya vererek Kutsal Yazıların hakikati hakkındaki bilginizi ve Yehova’nın bir Şahidi olarak yeteneğinizi geliştirin. |
(Sálmur 1: 1-3) En þú getur líka þroskað með þér annars konar færni og eiginleika sem geta hjálpað þér. (Mezmur 1:1-3) Bunların yanında, geliştirebileceğin başka yararlı yetenekler ve özellikler de var. |
Slík færni vitnar um visku af ákveðnu tagi. Bu, hikmetin etkileyici bir türüdür. |
færni (þ.e. þekkingu, kunnáttu og viðhorfum) sem þátttakendur í verkefninu gætu öðlast projenizdeki katılımcıların elde edebilecekleri yeterlikler (bilgi, beceri ve davranışlar gibi) |
6:7) Börn, sem eru ástundunarsöm í skóla, öðlast kunnáttu og færni sem gerir þau nytsamlegri í þjónustu Jehóva. 6:7) Dersleri üzerinde gayretle duran gençler kendilerini Yehova’nın işi için daha yararlı kişiler durumuna getirecek becerileri edinebilirler. |
Þó að við höfum aldrei staðið frammi fyrir stærri vandamálum á færni okkar til að leysa vandamál eftir að aukast hraðar en þau.“ “Bugün daha önce hiç olmadığı kadar büyük sorunlarla karşılaşsak da bunlarla başa çıkma kapasitemiz çok daha büyük.” |
Og foreldrarnir taka eftir viðhorfum, framkomu og færni barnanna. Aynı zamanda ana babalar da çocuklarının tutum, davranış ve yeteneğini gözlemleyebilirler. |
(1. Pétursbréf 2:21) Við tökum eftir að Pétur minnist ekki á brennandi áhuga Jesú á að boða fagnaðarerindið eða færni hans sem kennara heldur á þjáningar hans. Petrus 2:21). Burada Petrus’un, İsa’nın duyuru işinde gösterdiği gayret ya da öğretme becerisinden değil, acı çektiğinden söz ettiğine dikkat edin. |
Það sýnir hugrekki og færni Svarta fylkisins. Kara Klanın yeteneğini ve cesaretini betimliyor. |
Að sama skapi efast menn oft um einlægni eða færni þess manns sem horfir á fætur sér eða á einhvern hlut í stað þess að horfa á viðmælanda sinn. Tersine, konuştuğu kişiye bakmayıp, yere ya da başka bir nesneye bakan insanın samimiyetinden ve yeterliğinden kuşku duyabilirler. |
Það krefst vissrar færni að spila á hljóðfæri. Hið sama er að segja um það að tala um trú þína — en þú verður sífellt færari með æfingunni. Bir müzik aleti çalmak gibi, inancın hakkında konuşmak da beceri ister; pratik yaptıkça ustalaşırsın |
Það ræðst af ýmsu, eins og færni foreldranna, umhverfinu sem börnin alast upp í og því hvernig ‚örvarnar‘, eða börnin, taka við kennslunni sem þau fá. Bunlardan üçü, ana babanın yeteneği, çocukların yetiştiği ortam ve ‘okun’ durumu, yani çocuğun eğitime verdiği karşılıktır. |
Samt sem áður svaf hann vært og treysti á færni lærisveinanna sem voru fiskimenn sumir hverjir. — Matteus 4:18, 19. Fakat o, bazıları balıkçı olan öğrencilerinin yeteneklerine güvenerek rahatlıkla uyudu.—Matta 4:18, 19. |
İzlandaca öğrenelim
Artık færni'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.
İzlandaca sözcükleri güncellendi
İzlandaca hakkında bilginiz var mı
İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.