İngilizce içindeki apron ne anlama geliyor?
İngilizce'deki apron kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte apron'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İngilizce içindeki apron kelimesi koruyucu önlük, önlük, uçak park alanı, asfalt saha, ön sahne anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
apron kelimesinin anlamı
koruyucu önlüknoun (protective garment worn over clothes) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) The welder wore protective clothing: an apron, helmet, and gloves. |
önlüknoun (cook's protective garment) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Emily's mother always wore a red apron when she baked brownies. |
uçak park alanınoun (airfield: paved area) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) There were five planes on the apron that day. |
asfalt sahanoun (wide, paved area) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Sean turned the car around on the apron at the end of the driveway. |
ön sahnenoun (part of stage floor) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) The audience showered the apron with flowers after the performance. |
İngilizce öğrenelim
Artık apron'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.
apron ile ilgili kelimeler
Eş anlamlılar
İngilizce sözcükleri güncellendi
İngilizce hakkında bilginiz var mı
İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.