İngilizce içindeki usual ne anlama geliyor?
İngilizce'deki usual kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte usual'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İngilizce içindeki usual kelimesi olağan, her zamanki, normal, her zamanki içki, her zamanki şey, her zamanki gibi, her zaman olduğu gibi, her zamanki şey anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
usual kelimesinin anlamı
olağan, her zamanki, normaladjective (normal) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Ursula took her usual route to work. |
her zamanki içkinoun (same drink as always) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Dan asked the barkeeper for his usual. |
her zamanki şeynoun (same as always) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
her zamanki gibi, her zaman olduğu gibiadverb (in the habitual way) Jane walked down the street as usual, unaware that something was about to change her life forever. |
her zamanki şeynoun (figurative (normality) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) It was business as usual in the City of London as million-pound bonuses were paid. |
İngilizce öğrenelim
Artık usual'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.
usual ile ilgili kelimeler
Eş anlamlılar
İngilizce sözcükleri güncellendi
İngilizce hakkında bilginiz var mı
İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.